Fazıl Say – Milliyet – 7 Ocak 2008-01-07
“Birkaç gün önce, sabahın erken saatlerinde, 7 yaşındaki kızım Kumru’yu okula uğurlamadan hemen önce, kahvaltıda televizyon seyrediyorduk...
Spiker gazete manşetlerini okuyordu: “Zaman Gazetesi” manşeti; “Göbeğini Kaşıyan Adam!”
Her şeyden habersiz Kumru: “Baba, sen böyle bir laf mı ettin?” diye sordu...
“Evet kızım, evet... Ettim...” dedim...
“Ee)” dedi Kumru; “Benim de sırtım kaşınıyor!..”
***
Hayattaki en büyük hayalim, Kumru büyüyünce onunla beraber baba- kız, çok büyük bir “Kültür ve Felsefe Festivali” kurmak...
Mesela Patara’da...
Ya da Aspendos’ta...
Antik Anadolu usulü!
Öyle ya, dünyanın en eski medeniyet beşiği Anadolumuz!
On bin yıllık, belki daha da fazla!
Bu topraklar, en büyük ve en kapsamlı festival buluşmasını hak etmekte.
Öyle değil mi?
***
Salt ruhlar! Salt bedenler! Salt Fikirler!
Gerçek sanatlar! Gerçek performanslar!
Gerçek tartışmalar! Gerçek küfürler!
Gerçek kavgalar ve gerçek barışmalar!
Biz, insanoğlunun “ilerlemekten haz duyacağı”, insanoğlunun vardığı noktanın ötesine geçmenin en büyük değer görüldüğü ortamlarda...
***
Akdeniz kıyısında. Yaz gecelerinde...
Yıldızlar, galakisler ve denizini hışırtısı ve de rüzgârın tatlı uğultusu eşliğinde...
İnsanoğlunun en büyük beyinlerlinin her yıl toplandığı bu buluşma için dünyanın dört bir yanından akın akın gelen kitlelerin heyecanının gökkubbe altındaki yegane oksijen olduğu, felsefenin, dünya siyasetinin ve de sanatın en yüksek mertebede paylaşıma sunulduğu, yalan ve sahtekârlığın tamamen diplere gömülmüş olduğu bir gerçek festival!
Biz dünyalıların “yol kat etmesi” için...
***
Aşık Veysel fidanının Mozart çiçeği ile yan yana var olabildiğine inanabilen bir evrende... Uzay...
Ah uzay!!!
30 sene önce ben Kumru’nun yaşında iken, uzayda yaşmak demekti 2008!
Uzayın derinliklerine gitmiş olmaktı.
Uzayı fethetmiş olmaktı.
2008!!!
Türban tartışması değildi!
Laiklik elden gidiyor endişesi değildi!
Felsefe ve sanatın, eğitim ve iletişimden dışlanacak olması değildi.
“Bütün detaylarda hezimet” değildi!
Hiç ama hiç bunlar değildi...
Anlatamam hüsranımı!
Anlatamam kelimelerle...
***
Şimdi bugün?
“Gittimdi”, “gitmedimdi”, kimle neyi tartışacağım?
20 yıl sonra, genç ve güzel kızıma “Kaybettim” demenin yanında???
Hitit’ti, Likya’ydı, Osmanlı’ydı, cumhuriyetti...
2. Cumhuriyet veya 22’nci cumhuriyettti?
Akdeniz kıyısında... Yaz gecelerinde...
“Kaybettim kızım” diyecek olduktan sonra...
1 yorum:
2028 benim için babamla festival yapma hayalleriydi ama olmadı şu oldu bu oldu demesin inşallah Kumru hanım.
Hep beraber festivalde dansedelim, güzel dünyanın güzelliğini kutlayalım.
Yorum Gönder