Bir arkadaşımın Konya’dan bir arkadaşı yaz günü kırda gezmeye çıkmış. Epey bir yürüdükten sonra, yorgunluk artık ayaklarını külçeye çevirdiği vakit, olduğu yere çöküp huzur içinde kuşların, rüzgarın sesini dinlemeye başlamış. Ve tatlı bir uyku ele geçirmiş onu ansızın. Tekrar gözleri açıldığında ilk işi refleksiv bir hareketle kolundaki saate bakmak olmuş ama ne akrebi ne de yelkovanı görebilmiş, elinin simsiyah olduğu gerçeği kafasına dank ederken. Ağzından iğrenme sesleri dökülürken hemen ayağa atmış kendini. Bir dansçı gibi çevresinde dönüp, siyaha dönüşmüş bacaklarına, omuzlarına, ayaklarına bakıyormuş, aklını yitirmişçesine... O haliyle, ayıla bayıla hastaneye ulaşmayı başardığında beş yüze yakın kene çıkartmışlar vücudundan…
Ha ha haaa.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder