- Bir film aksiyon da olsa, korku da, polisiye de; karakterlerin zayıflıklarını, komik unsurlarını asla dışarıda bırakmamak.
- Gerçekliği öylesine bir detay ve yoğunlukta kurmak ki seyirci sahnenin bir an bile dışında kalamasın.
- Oyun içinde oyun ve onun içinde asıl oyun. Akıl oyunları kurarak seyirciyi defalarca ters köşeye yatırabilecek yetkinlikte yazarların önünü açmak.
- Komediden şiddete, seksten romans’a ani geçiş sağlayan ters vuruşlarla seyircinin algılarıyla oynayıp kendi zayıflıklarını sorgulamalarını sağlamak.
- Toplumsal katmanlar, yoksulluk, merhamet, cömertlik, tükenmişlik gibi sistemin açmazlarını ve politik çöküşü filmin arka planına yedirecek cesareti göstermek.
- Klişelere ve ucuz numaralara esir düşmemeyi sürekli yeni olanın peşinden gitme cesaretini göstermeyi başarmak.
- Emek ve çaba gerektiren oyunculuğu desteklemek, Yeşilçam'ın adanmış aktör ve figüranlar ruhunu geri getirebilmek.
- Samimiyetsizlikleriyle filmin ruhunu öldüren reklam kuşağı sinemacılarından bir an önce kurtulup, Auteur sinemacıların önünü açabilmek.
- Türler arası rahat geçişlerle filmleri formüllerden kurtarmak.
Ve daha sürüyle şey... :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder