26 Eylül 2007 Çarşamba

BİENAL, Zorunlu Kısa Bakış

Antrepo No:3’ü ve AKM’yi dolaştım sonunda ve her bienalde olduğu gibi, yüzlerce uyduruk işin arasında zeka pırıltısı içeren sanat ürününün bir elin parmaklarından az olduğunu görmek bir kez daha canımı sıktı. Fakat bazı sanatçılar da aradan sıyrılıp kuşkucu ve sinameki adamları bile kendinden geçirebiliyor. Xu Zhen de böyle işte. Salonun ortasında, camekanın içinde bir kaya parçası görüyorsunuz içeri girince. Çevresi kamp çadırları ve malzemeleriyle kaplanmış. Yanda bir video. Tipi delice bir rüzgarla dağı uçuracak gibi. Orada beş, altı mühendis. Yanlarında getirdikleri özel makine bir türlü çalışmıyor. Zorlukla hareket ediyorlar. Anlatıcı, çinli mühendislerin oraya Everest’in doruğundan 2.5 metrelik bir parça kesmek için çıktıklarını anlatıyor. Her şey o kadar gerçekçi ki... Dönüp sahte dağ zirvesine bakıyorsunuz salondaki ve bir an gidiyorsunuz inanıp inanmamak arasında.

Orada işe bakarken aklıma şöyle bir fikir geldi. Dağcısınız ve gerçekten de önemli dağların zirvelerini kesip başka yere taşıyorsunuz. Böylece artık o zirveye ulaşan ilk kişi oluyorsunuz. Ha ha haa.

Neyse, konumuza dönelim: Yine AKM’de Nancy Davenport’un toplu yaşam alanlarına bakışı da hoşuma gitti. Antrepo No:3’de ise; Fikret Atay’ın darbukacı çocuğu, Democracia’da orta sınıfın gecekondu mahallelerinin yıkılışına verdiği seyirci ve alkış desteği, Cristina Lucas’da yıl yıl tarihte siyasi harita değişimleri, Michael Rakowitz’in atık malzemeden tarihi işler yaratması, Taio Kimuna’nın duvarın yanına çömmüş küskün çocuğu, Fernando Sanchez Castillo’nun bir künk peşinde enteresan sahneleri görülmeyi hakedenler arasında.

Küresel çağda iyimser olalım da bu kadar da değil. Sonuca gelirsek; Hou Hanru sınıfta kalmıştır ve tarihi gerçekleri yok sayıp ettiği “tepeden inme demokrasi” gibi haddi olmayan kelamları bir tarafa bırakıp kıçına baka baka Amerika’ya dönmelidir.

Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz.

Hiç yorum yok: