Orada işe bakarken aklıma şöyle bir fikir geldi. Dağcısınız ve gerçekten de önemli dağların zirvelerini kesip başka yere taşıyorsunuz. Böylece artık o zirveye ulaşan ilk kişi oluyorsunuz. Ha ha haa.
Neyse, konumuza dönelim: Yine AKM’de Nancy Davenport’un toplu yaşam alanlarına bakışı da hoşuma gitti. Antrepo No:3’de ise; Fikret Atay’ın darbukacı çocuğu, Democracia’da orta sınıfın gecekondu mahallelerinin yıkılışına verdiği seyirci ve alkış desteği, Cristina Lucas’da yıl yıl tarihte siyasi harita değişimleri, Michael Rakowitz’in atık malzemeden tarihi işler yaratması, Taio Kimuna’nın duvarın yanına çömmüş küskün çocuğu, Fernando Sanchez Castillo’nun bir künk peşinde enteresan sahneleri görülmeyi hakedenler arasında.
Küresel çağda iyimser olalım da bu kadar da değil. Sonuca gelirsek; Hou Hanru sınıfta kalmıştır ve tarihi gerçekleri yok sayıp ettiği “tepeden inme demokrasi” gibi haddi olmayan kelamları bir tarafa bırakıp kıçına baka baka Amerika’ya dönmelidir.
Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder