28 Ağustos 2012 Salı

NÜKLEER MASALLAR VE DECCAL- Efkan Bolaç

ABD’nin elektrik maliyetlerine bakarsak; hidroelektrik için 3.5 cent, kömür için 1.8, doğalgaz için 3.42 harcayan bu ülke nükleer için 2.13 cent ödüyor. Çarpıcı rakamlar da buradan itibaren başlıyor.1999 yılına ait verilere göre, hidroelektrik enerji üreten bir sistemin yapılması için kilovat başına 1500-2000 dolar harcanması gerekiyor ve bu fiyat tüm ülkelerin enerji maliyetinin ortalamasına denk geliyor. Kömürle çalışan bir enerji tesisini yapmak için ise kilovat saat başına harcanması gereken maliyet 700-1000 dolar arası. Tüm bunlar arasında en düşük maliyetli olan ise doğalgaz; kilovat saat başına 350-500 dolar harcanarak tesis kurulabiliyor. Aynı güçte bir nükleer reaktörü kurmak için ise kilovat saat başına 3500-5000 dolar gibi bir maliyeti gözden çıkarmak lazım.En ilginç olanı da şu; diyelim ki bu tesisleri aynı güçlerde yaptınız ve bir sene sonra bunu piyasada satmak istediniz. İkinci el konumuna düşen tesislerin piyasa satış değerleri şöyle olacak; hidroelektrik üreten tesis kilovat saat başına 1775 dolar, kömür tesisi işletmesi 665 dolar, doğalgaz tesisi 240 dolar ve nükleer reaktör tesisinin yani bitirilmiş ve çalıştırılmış bir nükleer tesisin satış fiyatı kilovat saat başına 113 dolar olacaktır.Yani nükleer, ikinci elde maliyetinin 1/50 sine ancak satılabiliyor. Bu arada dikkat edilmesi gereken maliyet nükleer enerjini 2.13 cente mal olduğudur bunun üzerine vergi ve diğer giderleri koyduğumuzda ve şirket karını da eklediğimizde ortaya çıkan rakam ülkelere göre değişse de 4-7 cent arasında olacaktır. Özetle dünyanın en pahalı benzinini kullanan ülkemiz, dünyanın en pahalı enerjisini de kullanmak zorunda kalacaktır.

Hiç yorum yok: