21 Eylül 2008 Pazar

OTORÖPORTAJ

(NewYork’tan Telefonla Bağlantı)
Ben: Burada hava kapalı. Orada açıksa, benim sorularıma gerekli duygusal empatiyi gösterememe gibi bir şansınız var, bu sizi telaşlandırıyor mu?

Ben: Havayı içime çekip istediğim duyguyu vererek tekrar dışarı salarım ben. Bir tek lodosta zorlanıyorum.

Ben: Ştrugatski kardeşleri çok beğendiğinizi söylemişsiniz. Bu onların eserlerinden çalmak için hazırlandığınızı mı gösteriyor?

Ben: Buna çalma olarak bakmayalım. Ödünç alıp öldükten sonra nerede buluşursak orada özür dilemek biçiminde algılarsak daha rahat oluruz kanımca.

Ben: Uçaktan korktuğunuz için mi yanıma gelmediniz? Telefondan sohbet biraz garip oluyor.

Ben: Ben sadece uçaktan değil, her şeyden aynı derecede korkarım. Yaşayamamamın nedeni bu!

Ben: Anlıyorum. Hala ergenliğinizi yaşadığınız söyleniyor. Buna ne diyeceksiniz?

Ben: Bizim ailede ergenlik on yaşla yetmiş beş yaşlar arası sürüyor. Yapabileceğim bir şey yok. En iyisi bunu düşünmeden yaşayabilmek.

Ben: Sinemaya dönecek misiniz?

Ben: Sinema ölmüştür.

Ben: Emin misiniz bundan? Milyarlarca dolarlık bir sektörden söz ediyoruz.

Ben: Evet eminim. Sinema ölmüştür.

Ben: Ya edebiyat?

Ben: Onu ben öldürmeyi düşünüyorum.

Ben: İçinizdeki yıkıcılığın kaynağı nereden geliyor?

Ben: Küçükken çok fazla soru sordum ve hiçbir şeyin cevabını öğrenemedim. Huzursuz bir tabiatım var haliyle.

Ben: O yüzden mi MSN’inize “ölü, sabırlı ve öfkeli,” yazıyorsunuz.

Ben: Onu ben yazmadım, alt benliğim yazdı. Aynı evde yaşıyorsanız en iyisi birbirine fazla karışmamak.

Ben: Geçmişe gitseniz hangi tarihe gitmek isterdiniz?

Ben: Üç dakika öncesine, ilk soruya verdiğim cevabı beğenmedim.

Ben: Değiştirin o zaman.

Ben: Lodosun bi tarafına sokayım. Telefonun da. NewYork’un da!

Ben: O halde, şimdi nereye gitmek istediğiniz konusundaki gerçek cevabı alabilirim.

Ben: Zamanın başlangıcına. Oluşacak her şeyi daha oluşmadan yok etme görevini başarıyla yerine getirirdim. Sadece ben olurdum o zaman. Sadece ben.

Ben: Sizi okuyacak olan milyonlara söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Ben: Liberal ve demokrat olduğunu söyleyenlerin kuklalarını yapıp her akşam içten bir dua eşliğinde iğne batırsınlar.

Ben: Başka?

Ben: Derin bir bunalıma düşene dek, neden yaşadıklarını sorsunlar kendilerine ve tam ölmeye karar vermişken akıllarına ben geleyim. Her şeyin sorumlusu olarak beni görüp açacağım 900’lü hattan gerçeği öğrenmeye çalışsınlar.

Ben: Başka?

Ben: Seviştikten sonra masturbasyon çekmeyi alışkanlık haline getirsinler. Böylece doyumsuzluğun ne derece can sıkıcı bir sonuç doğurduğunu görme şansları olacaktır.

Ben: Başka.

Ben: Para verirsen söylerim.

Ben: Ajans bir ödeme yapmıyor röportajlar için.

Ben: O zaman bu kadar. Sen de çabuk geri dön. Evde tonla iş var.

Ben: Tamam…

Hiç yorum yok: