5 Mart 2012 Pazartesi

Hadi Yıkımın İsmini Koyalım Artık - Kapitalist Küreselleşme

Toprak kapma yarışında yeni dalga - Ergin Yıldızoğlu

İkinci çalışma, (Opening Pandora’s Box: The New Wave of Land Grabbing by the extractive Industries and Devastating Impact on Earth, Gaia Foundation, 2012, 56 sf) jeo-ekonominin yükselişinin öteki yüzünü sergiliyor.
Bu araştırma 2008 mali krizinden bu yana, maden çıkarma, katran kumları petrolü elde etme, toprak katmanları içindeki gazları çıkarma teknolojilerine yapılan yatırımları, spekülatif sermaye hareketlerini; bu yatırımların dünyanın su kaynakları, ekolojik sistemi, insan toplulukları üzerindeki yıkıcı etkilerini sergiliyor. Çalışmanın örneklediği gibi, içme suyu, tarımsal su kaynakları tüketiliyor, çevre zehirleniyor, topluluklar geleneksel topraklarından sürülüyor, direnenler çoğu zaman öldürülüyor. Alternatif enerji kaynaklarına, çevre dostu üretim tekniklerine yatırım yapılacağına, dev şirketler, devletler, bu zehirli teknolojilere yatırım yapmaya, daha önce kapalı olan doğal parkları ekosistemleri sermayenin hizmetine açmaya devam ediyorlar. Bu tür metaların piyasalarına yatırılan fonların çapı on yıl önce yaklaşık 10 milyar dolarmış, bu fonlar 2012 yılında, 2011’e göre yüzde 50 artarak 450 milyar dolara yükselmiş
Devletler bunları yaparken ulusal ve uluslararası alanda kaynaklara, topraklara erişimin önündeki engelleri ortadan kaldırma konusunda birbirleriyle yarışıyorlar.
Çalışma, bu alanda Avrupa Birliği’nin, Critical Materials for the EU başlıklı, maden çıkarma endüstrisiyle yakın ilişki içinde olan Avrupa parlamenterleri inisiyatifiyle hazırlanan bir rapora işaret ediyor. ABD Enerji Bakanlığı’nın da Critical Materials Strategy başlıklı benzer bir raporu varmış. Geçen ekim ayında, ABD’de iki partinin ilgili sanayilerle ilişkili temsilcilerinin katılımıyla, The Association of Rare Earth (RARE) başlıklı bir örgüt kurulmuş. Örgütün amacı, “rare earth” olarak adlandırılan, yeni teknolojiler için gerekli minerallere erişimi engelleyen, ülke içinde ve dışındaki etkenleri ortadan kaldırmak olarak tanımlanıyormuş. ABD Senatosu’nda, Çin’in “rare earth” piyasalarındaki etkisini kırmayı amaçlayan bir grup oluşmuş. Almanya da, Almanya’nın 12 dev uluslararası şirketinin bu “rare earth” minerallerine ulaşmakta karşılaştıkları ve karşılaşacakları engelleri kaldırmaya yönelik bir örgüt kuruyormuş...

Hiç yorum yok: