(Mustafa Sönmez)
23 Ekim ve 9 Kasım Van depremlerinin üzerinden neredeyse 3.5 ay geçti. Açıklamalara bakılırsa, hayatını kaybedenlerin sayısı 700’e yakın. Enkazdan sağ kurtarılanlar 250-300 dolayında… Depremden sağ kalanların verdikleri hayat mücadelesi sırasında çadır yangınlarıyla, hastalıktan, bakımsızlıktan ölen ya da büyük sakatlıklar yaşayanların sayısı ise nedense hiç açıklanmıyor.
Depremin hasarı bunlarla kalmadı. Evi yıkılanlar, barınamayacak hale gelenlerin düzenleri bozuldu, işlerinden oldular, çocukların eğitimi yarıda kaldı. Nüfusu 1 milyon 50 bine ulaşan Van’da, çok ciddi maddi, manevi kayıplar yaşandı. Canını kurtaranlar, başka illere, yakınlarının yanına sığınmak zorunda kaldılar. Düzenleri, moralleri bozuldu.
Yapılarla ilgili hasar bilançosu nedir? Açıklamalara bakılırsa, yaklaşık 112 bin konut incelenmiş ve bunlardan 29 bini yıkık ve ağır hasarlı olarak belirlenmiş. Yani her 4 konuttan biri oturulamaz hale gelmiş. Ama yüzde 10’u orta hasarlı, yüzde 40’a yakını da az hasarlı olarak saptanmış. 15 bin işyerinden 2 bin 500 işyeri yıkık ve ağır hasarlı, 3 bine yakını da orta hasarlı olarak rapor edilmiş...
Peki, bu ağır hasar karşısında 3 aydan fazla bir zaman geçmesine karşılık, yeniden inşa için yapılanlar nedir? 30 bin konut yıkılmış, 15-20 bini riskli, eder 45-50 bin konut açığı… 3-4 bine yakın da işyeri yıkılmış…
Bu büyük felaket karşısında AKP iktidarı, elinde son derece uygun bir bütçe olduğu halde, yeterli yardımı, desteği sağlamış görünmüyor. Maliye Bakanı Şimşek’in 16 Ocak’ta bütçe performansı ile ilgili yaptığı açıklamaları, bütçe istatistikleri doğrulamıyor. Bakan ve çanakçısı medyanın o gün neler söyleyip yazdığını hemen hatırlayalım. Bakan, AFAD’a bir an önce yaraları sarması için 2 milyar liralık bir kaynak aktardıklarını kaydetmiş ve eklemiş: “Bu kaynakla kalıcı konutların yapılması, birtakım harcamaların finanse edilmesi söz konusu”… Gerçek böyle mi?
Gerçek şu: 2011’de 313 milyar TL’yi aşan bütçeden Van’ın payı 3 milyar TL’de kalmış. Yani yüzde 1. Oysa depremden önceki yılda, 2010’da 294 milyar TL’lik genel bütçeden Van 2.4 milyar TL almış. Yani payı yüzde 1’den biraz az.
Anlaşılıyor ki, deprem felaketinin yaşandığı yıl, Van’a ek bütçe katkısı 648 milyon TL’den ibaret kalmış. Bir yılda 19 milyar TL arttırılan genel bütçeden, geçirdiği o büyük felaket ortada iken Van’a, artıştan ancak yüzde 3 pay verilmiş. Ama sanmayın ki bu bütçenin hepsi deprem için kullanılmış. Van’a kullandırılan bütçenin içinde her zaman olduğu gibi polis-asker harcamaları yine hatırı sayılır bir yer tutuyor. AFAD’ın açıklamaları ise şöyle:
“Bugüne kadar Van depremi için, acil yardım ödenekleri dahil olmak üzere, gönderilen insani yardım malzemelerinin toplam maliyeti 696 milyon TL’dir. Deprem bölgesindeki ihtiyaçların karşılanması için… toplam 138 milyon 250 bin TL acil yardım ödeneği gönderilmiştir… Yardım kampanyaları kapsamında… toplam 302 milyon TL nakdi yardım toplanmıştır.”
313 milyar TL bütçeli Türkiye Cumhuriyeti’nin, Van felaketi karşısında gönlünden kopan işte bu kadardır!..
Yaklaşık 700 yurttaşımızın can kaybına neden olan deprem felaketi karşısında çok önemli barınma sorunları ortaya çıktı. 50 bine yakın evsiz insan, il dışındaki kamu binalarına istiflendi. Orada binbir yoksunluk ve yoksullukla baş başa bırakıldılar.
Dondurucu soğuklar karşısında, çadırlarda insanlık dramları yaşanıyor... Valiliğin yaptığı açıklamalara bakılırsa, “şu ana kadar bölgeye gönderilen konteynırlardan yaklaşık 15 bini kurulmuş, çadırlarda bulunan vatandaşlarımız buralara nakledilmektedir. Bu konteynırlarda, iki oda, banyo, mutfak ve tuvalet bulunmakta olup, 7-8 kişi barınabilmektedir... Bu konteynır kentlere yaklaşık 180 bin depremzedenin yerleştirilmesi planlanmaktadır.”
Peki, yıkılan, oturulmaz hale gelen 50 bin konutun yerine yeni konut? Vali’nin açıklamaları şöyledir: “Depremzede vatandaşlarımızı kalıcı konutlarına yerleştirme çalışmaları çerçevesinde 3 bin 984 konutun temeli atılmıştır. Bir ay gibi kısa bir sürede birçok afet konutunun kaba inşaatları tamamlanmış olup, konutların ağustos ayı sonu itibarıyla depremzede vatandaşlarımıza teslim edilmeye başlanması planlanmıştır. Ayrıca yaklaşık 11 bin konutun ihale süreci devam etmektedir…”
Can ve barınma kayıpları bir yana, iş-düzen kayıpları da devasa boyutlarda. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) verileri, daha depremin olduğu ekim ayı sonunda Van’da 7 bin kişinin sigortalı işini kaybettiğini ortaya koyuyordu. Yaklaşık 50 bin sigortalı ücretlinin çalıştığı ilde geriye kaç sigortalı ücretlinin kaldığı merak konusu.
İşsizlik Sigortası’nın kasasında takriben 50 milyar TL’nin üstünde para var. 11 milyonu aşkın ücretli için her ay bu fona prim kesiliyor. Bu fonun kaynaklarından sadece 23 bin işsiz işsizlik ödeneğini “hak edebilmiş” ve sıkı durun bunlardan 123’ü (evet, yazıyla yüz yirmi üçü) Van’da… Felaket sonrası binlerce insan işinden olup yardıma muhtaç işsizler ordusuna katılırken İşsizlik Fonu’ndan sadece 123 kişiye aylık veriliyor… Fondan her yıl 5 milyar TL ise Şimşek’in şişindiği bütçesine aktarılıyor…
Genel bütçedeki, İşsizlik Fonu’ndaki onca varlığa rağmen, Van, ölüleri, viran evleriyle, ortalıkta bırakıldı… Hem de bu kışın kıyametin ortasında, sahipsiz, çaresiz…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder